Süper Lig'in 2. haftasında Trabzonspor, deplasmanda karşı karşıya geldiği Yukatel Denizlispor ile 0-0 berabere kaldı. Spor yazarları da bu maçta tartışılan hakem kararlarını değerlendirdi.
Spor yazarları Denizlispor-Trabzonspor maçını değerlendirdi
ZEKİ UZUNDURUKAN - BAYARSLAN'A SORU: NEDEN İPTAL ETTİN?
Hakem Volkan Bayarslan, gözünün önündeki pozisyona tereddütsüz penaltıyı verdi. VAR, işgüzarlık yapıp, hakemi çağırdı ve penaltıyı iptal ettirerek maçın kaderi ile oynadı. Şimdi şu soruyu soruyorum: 'Verdiğin penaltıyı neden iptal ettin Bayarslan? Sahanın hakimi sen değil misin?' Daha 2. haftadan anlaşıldı. Hakemler yine çok can yakacak. Yeni takviyelerle, 6-7 hafta sonra Trabzon yarışa ağırlığını koyar!
Trabzonspor, Denizlispor maçına iyi başladı. Newton hoca, 3'li savunmayı denedi bu maçta da... Karşılaşma boyunca gole yakın takım Trabzonspor olmasına rağmen, bir türlü beklenen gol gelmedi. Ama hakemler, karşılarında Trabzonspor olunca geçen sezonki gibi yakmaya devam ediyorlar.
"BU KADAR TUTARSIZLIK OLMAZ!"
Dün başta Nwakaeme'nin penaltısı (..ki hakem Volkan Bayarslan pozisyona çok yakındı ve penaltıyı tereddütsüz verdi) olmak üzere 3 penaltı çalınabilirdi bordo-mavili takım adına. Özellikle de Nwakaeme'nin Lopes tarafından düşürülüşünde VAR hakemi de gördü de hakemi VAR'a çağırıp net penaltıyı iptal ettirdi, anlayamadık. Sonuçta güme gitti penaltı. Geçen hafta MHK Başkanı Serdar Tatlı'nın hakemlerinin, çok kolay penaltı çaldığını gördükten sonra, dün de Trabzonspor'un penaltıları verilmeliydi. Bu kadar tutarsızlık olmaz!
Ama Trabzonspor'da giden oyuncuların yeri henüz dolmadı. Trondsen'in uzun süre sahalardanuzak kalacak olmasıyla başladı aslında şanssızlıklar zinciri ki Trondsen, Trabzonspor'un yeni Sosa'sı, yeni Colman'ı olacaktı. Sonrasında Sörloth'un gidişi takımı moral olarak da çok etkilemiş. Futbolcuların enerjisini düşürmüş Kuzeyli golcü.
"BU SEZON DURAN TOPLARDAN ÇOK GOL ATAR"
Evet Afobe ve Baker, dün gelir gelmez maça çıktılar adeta. Baker sadece 1, Afobe ise 2 idman yaptı. İki oyuncu da takımı daha tanımıyor. Uyum sorunu yaşıyorlar. Bunlar çok doğal. Baker'in özellikle serbest atışındaki vuruş kalitesine hayran kaldım. Bu sezon duran toplardan çok gol atar, özellikle de kazanılan penaltılarda topun başına geçer.
Ama Eddie Newton'un da dün rakip 68. dakikada 10 kişi kaldıktan sonra hemen oyuncu değiştirmesi gerekirdi. Bir stoper veya bir kenar bekini çıkarıp, çift forvete dönebilirdi. Belki bu değişiklikler de tutmayabilirdi ama en azından şunu derdik; 'Newton hoca, kenarda maçın ne kadar içinde olduğunu gösterdi ve maçı kazanmaya yönelik hamleler yaptı...'
Newton'un ilk hocalık deneyimi. Her kaybediş, bir öğreniştir. Newton, majör liglerin en önemli teknik direktörlerinin yardımcılıklarını yaptı. Mutlaka onlardan çok şeyler öğrenmiştir. Onun da; Trabzonspor'un da zamana ihtiyacı var. Bu sezon lig, uzun maratondan da öte... Dile kolay 40+2 hafta... Takımlar çok yıpranacak. Ama yönetimin de acilen, takımın stoper mevkisinde yaşadığı sıkıntıları yeni takviyelerle çözmesi gerekiyor.
Ben Trabzonspor'un 6-7 haftadan sonra gerçek kimliğine bürünerek, taraftarlarının içini ısıtan maçlar oynayıp, seri galibiyetler alacağını düşünüyorum. Taraftarların sabretmesi, yönetime; hocaya ve takıma destek olmaları gerekir. Emek+alınteri+takım bütünlüğü başarıyı getirir. Ligin ilk haftalarında Trabzonspor gibi bütün takımlar böyle yol kazalarına uğrarlar. Hemen enseyi karartmamak gerekir.
"BİR HAFTA İÇİNDE 2 YENİ TRANSFER GELECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"
Camia takıma destek verecek, yönetim nokta atışı transferler yapacak, zaten bir hafta içinde 2 yeni transfer daha geleceğini düşünüyorum. Sakatlar da iyileşince Trabzonspor, yine maçlarını takır takır kazanır. Bu takıma sabır gösterip; destek vermek şart! Trabzonspor bu sezon da şampiyonluk yarışının içinde hep olacaktır...
"TFF 14 PROTOKOLÜ ACİLEN DEĞİŞTİRMELİ"
TFF'nin, sağlık protokolüne göre bir takımda maça çıkacak en az 14 sağlıklı futbolcu varsa (Covid testi negatif olan) o karşılaşma oynanır. Bu kural, geçen sezon pandemi nedeniyle lige verilen arada protokole geçmişti. Fakat bu aradan sonra liglere devam kararı verilince (bazı ligler devam etmedi) UEFA dedi ki, 'Takımlara 5 oyuncu değiştirme hakkı veriyorum.'
Peki o zaman ey TFF, x takımı ile y takımının maçı var diyelim. x takımı, (Covid'li oyuncu fazlalığı nedeniyle) 14 oyuncu listesi bildirebildi. y takımı da yedekleri ile birlikte toplam 21 kişilik liste verdi. x takımı 11 oyuncu ile sahaya çıktı. Geriye kaldı 3 oyuncu. Yani x takımı, sadece 3 oyuncu değişiklik hakkını kullanabilecek. 5 oyuncu değişiklik rahatlığından yararlanamayacak. Y takımı da 5 oyuncu değişiklik hakkını kullanmanın verdiği rahatlığı fırsata çevirecek. O zaman nerede kaldı eşit şartlarda mücadele? O yüzden TFF, '14 sağlıklı futbolcu protokolünü' acilen revize etmeli. Bu kural, 11 + 5 olmalı. Yani 'takımlarda en az 16 sağlıklı futbolcu varsa o maç oynanır' diyerek bu işin adı konmalı.
NECMİ PEREKLİ - BU SEFER DE OLMADI!
Trabzonspor bu sezon maçlara hiç de iyi başlamadı. Her iki maçın vizyonu da bu takımın bir Trabzonspor'u temsil etmesi geçmişine göre hiç de uygun değildi. Maçın teknik analizine girmeden önce şu noktaya değinmek isterim.
Sahada seyrettiğimiz son transfer bu iki oyuncunun eğer idman eksikliği var ise eyvallah deyip gelecek haftaları bekleyelim. Yok eğer güya hazır olarak gelmiş de bu hafta hemen takımda yer bulmuşlar ise o taktirde yandı gülüm keten helvam... Yani Trabzonspor'un hali hiç de iyi gözükmemektedir.
"BANA GÖRE POZİSYON TARTIŞMASIZ PENALTI"
Şu Denizlispor'a gol atamayan bir Trabzonspor, ki rakibi ikinci yarıyı üstelik 10 kişi oynuyor. Geri kalan durumda da karar size aittir. Fakat hakemin verdiği tartışmasız penaltı kararını da neden VAR'a gidip iptal ettiğini bir türlü anlamış değilim. Bana göre bu pozisyon tartışmasız penaltıydı.
Bunları söylerken bu maçta sahada bordo-mavili ekip rakibine göre bir nebze daha iyi gözüktü. Fakat bu görünüş elbette ne bizi ne de fedakar taraftarı tatmin edecek bir düzeydeydi. Bu ufak da olsa farkın sebebi Trabzonspor, ligdeki durumlarının vahametine vakıf oldu veyahut rakibin zayıflığı onları biraz iyi gibi gösterdi.
Ama siz gelin görün ki bu farklar ve sahadaki bu vizyon gelecek için Trabzonspor adına tehlike çanları çalmaktadır. Eddie Newton'ın zaman kaybetmeden takımın sahada bireysel yeteneklere dayalı futbol oynadığını fark edip, kolektif, yardımlaşmalı ve takım oyununa dayalı bir sistemi en kısa zamanda sahaya aksettirmesi gerekir. Bu gidişatla Trabzonspor'un taraftarını pek sevindirebileceğini sanmıyorum.
REHA KAPSAL - BÖYLE KAPANIR
Trabzonspor'un Beşiktaş mağlubiyetinden Denizli'deki performansı ileriki haftalar için önemliydi. Geçen hafta iç sahada dörtlü savunma düzeniyle başlayan bordo-mavililer, Denizlispor'a karşı üçlü oynadı. Eğer böyle oynuyorsanız üç stoperden 2'sinin orta sahaya çıkıp oyunu yönlendirmesi, topu iyi kullanarak oyun kurması gerek.
İki kenar beki de oyunu genişletip rakip ceza sahasına sık sık girmeli. Orta sahanın merkezinde yeni transfer Baker ve Parmak ikilisinden her zaman biri daha fazla öne çıkarak hücuma destek vermeli. Hücumda da iki forvet Afobe ve Nwakaeme'nin birbirini tamamlaması gerek. Nwakaeme sırtı dönük oyunlarda olmadığından ve sola çok kaydığından Trabzonspor, Denizli kalesine topu da götüremedi.
Ayrıca şok presi nerede yapacağınız çok önemli. Baskı bölgesi 2 haftadır oluşmadı. Ofansif hafıza da yeterli seviyede değil. Trabzonspor kadrosunun zamandan daha çok sahada fark oluşturacak yetenekli oyunculara ihtiyacı var. Sörloth, Sosa ve Novak gibi giden oyuncular ile gelenler arasında ciddi kalite farkı var.
Rakip 68. dakikada Sacko'nun atılmasıyla 10 kişi kaldıktan sonra Newton'ın 20 dakika daha 3'lü savunma ile oynaması şaşırttı. Hem oyuncu hem oyun formasyonunda daha erken değişiklikler yapmalıydı. İlk değişikliği 86. dakikada yaptı. Plaza ve Guilherme'yi alarak takımı da şoklayabilirdi. Rakip üzerinde daha ofansif oyuncularla oynadığını hissettirip mental anlamda o baskıyı da oluşurabilirdi.
Trabzonspor'un çok yeterli olmayan kadrosunun daha iyi oynaması ve gelişmesi gerek. Bunun için de Newton daha çok çalışıp bu takımı geliştirmeli. Kalite farkı ancak böyle kapanır.