Tarihçi Doç. Dr. İsmail Köse, Suriye rejiminin, Soçi mutabakatını yok sayan Suriye sınırları içerisinde mülteci akınını ve insanlık dramını önlemek için bulunan Türk askerine İdlib’te düzenlendiği kalleşçe saldırıyı değerlendirdi.
CUMHURİYET TARİHİMİZDEKİ EN AĞIR ZAYİAT
Havadan saldırıyla tarihimizdeki en ağır zayiatı verdiğimizi ve açık savaş ilanı olduğunu belirten KTÜ Öğretim Üyesi Köse, “Rejim Rusya’dan bu kadar güç almasa böyle bir saldırıyı gerçekleştiremez. Bu olası değil. En azından Rusya’dan tansiyon düşürmeye yönelik gerilim yükseltmeyen bir açıklama geldi. Yani Rusya ‘Ben bu işte yokum. Rejim yaptı.’ diyor. Ortaya bir açıklama yaptı. Ne rejimi suçluyor ne Türkiye’nin tansiyonu yükseltecek bir açıklamada bulunuyor. Türkiye tarihinde ilk kez bir hava saldırısında bu kadar zayiat verdi. Cumhuriyet tarihinde Kurtuluş Savaşı, Milli Mücadele döneminde bile bir hava saldırısında bu kadar yüksek şehit verdiğimizi hatırlamıyorum. 2020 yılına kadar ilk defa başımıza böyle bir saldırı geldi. Bu açık savaş ilanıdır. Rejimin bu şekilde Türk askerini göstere göstere bombalaması savaş ilanıdır. Fakat burada Suriye rejimi büyük bir problem değil. Asıl problem Rusya ve hava sahası. İdlib’te 2 seçeneğimiz var. Bütün Orta Doğu uzmanları da aynı şeyi söylüyorlar. Hava sahası kapatılmalıdır. İdlib’in bulunduğu bölge hava sahası uçuşa yasak bölge ilan edilmeli ki, bir dönem Kuzey Irak’ta yapılmıştı hatırlarsanız. NATO bunu uygulamayı göze alır mı, bilmiyorum. Ekonomik ilişkilerden ötürü… Bu durumda mülteci kartı masaya sürüldü şuanda.” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE İÇİN EN BÜYÜK TEHDİT RUSYA, AVRUPA İÇİN MÜLTECİLER
Avrupa’ya mülteci akını olacağını bilen NATO’nun Rusya’yı sıkıştıracağını dile getiren Köse, “Türkiye için şuan en büyük tehdit Rusya… Avrupa için en büyük tehdit ise mülteciler… Dolayısıyla Rusya’yı sıkıştırmak zorunda kalacak nato. Tarihçiler şunu söyler, ‘Orta Doğu bataklıktır, girersiniz, çıkamazsınız.’ Türk askerini de geri çekemezseniz. Çünkü Orta Doğu’dan büyük bir göç dalgası var. Hava sahasını kontrol edemiyorsunuz. Bu bir gerilla savaşı değil. Sonuçta oradaki düzenli bir ordu. Operasyon yapıyor. Hava savunması olmadan her saldırıya açıktır. Bu şekilde de zayiatlar yüksek olacaktır. Çünkü arazi yapısı dağlık değildir. Düzenli ordunun bulunduğu karargâhlar bellidir.S-400’ler aktif olsa sizin hava sahanıza girdiği anda otomatik olarak bombaları etkisiz hale getirecek. Rusya izin vermeden ya da NATO aktif olarak destek vermeden Suriye’nin hava sahasını kullanmak yasak. Ama obüslerle atış yapabiliriz. Sınırdan atış yapılabilir. Türkiye’nin güneyinde kalan askerlerin hava koruması yok şuanda. Hava koruması ateşkesle olur. Çatışmazlık bölgesi vardı. Bombardıman yapılamıyordu. Bu delindi. Şuan hava savunma sistemi de aktif.” diye açıkladı.
ABD ELLERİNİ OVUŞTURUYOR
"ABD’nin ılımlı açıklaması Türkiye’yi yanına çekmek için mi?”sorusunu cevaplandıran Köse, “ABD şuan ellerini ovuşturuyordur. Türkiye’yle Rusya’nın arasının bozuk olmasından dolayı. Olayı büyük bir keyifle izliyordur. ABD, Türkiye’yi yanına çekmeye çalışabilir ama bunu yine kendi şartlarında isteyecektir. Sorun o. Türkiye ABD’nin yanında olmaktan imtina etmiyor. Türkiye, kendi şartlarını asgari seviyede karşılandığı bir birliktelik isteyecektir. Şuan ne kadar zorda olursanız ABD’nin şartlarını o kadar iyi karşılarsınız. Soğuk savaş boyunca böyle oldu. Şimdi de böyle oluyor.” dedi.
ABD VE RUSYA’NIN PKK HARİCİNDE UZLAŞMASI ZOR
ABD ve Rusya’nın PKK dışında çıkar çatışması yaşadığını açıklayan Köse, “ABD ve Rusya, terör örgütü PKK konusunda iş birliği yapıyorlar. Bu tartışılmaz. PKK’nın desteklenmesi konusunda gerek ABD, gerekse Rusya iş birliği yapmaktadır. Tarihte İsrail kurulurken biz bunu gördük. Rusya, İsrail’e düşman gibi gözükürdü. Ama el altından göçe izin vererek, İsrail’in kurulmasına izin verdi. Diğer durumlarda ise çıkarlar çatışıyor. PKK haricinde uzlaşmaları çok zor.” şeklinde ifade etti.