Meclis Başkanına onur doktorası

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, 15 Temmuz darbe girişiminin hedefinin Türkiye devletini sona erdirmek olduğunu belirterek 15 Temmuz günü yaşadıklarını anlattı.  TBMM Başkanı İsmail Kahraman, KTÜ Senatosu tarafından kendisine takdim edilen “Onur Doktorası” törenine katıldı. KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen törende Kahraman’a Onur Doktorası KTÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Baykal tarafından verilirken, Kahraman daha sonra “15 Temmuz ve milli İrade” konulu konferansta konuştu. Konuşmasında bugüne kadar karşılaşılan en tehlikeli örgütün FETÖ olduğunu ifade ederek “Bugüne kadar karşılaştığımız en tehlikeli örgüt olan FETÖ, denilen bir örgütle karşılaştık. Darbe teşebbüsü sonrası 'geçmiş olsun' ziyaretine gelenler oldu. Darbenin senaristi, rejisörü pazarlayıcısı olanlar bir ay sonra gelmeye başladı. Kendi gönül coğrafyamız hemen geldi. Bunlardan bir tanesi Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın genel sekreteri Prof. Asaf Hacıyev’dir. Geldi makamımdaki bayrağın önünde diz çöktü, üç defa öptü alnına koydu. Döndü bana 'sayın başkan siz bizi kurtardınız bizi' dedi. Aynısını Gürcistan Başbakanı söyledi aynısını Saraybosna Cumhurbaşkanı söyledi. Hedef bir darbe teşebbüsü idareyi değiştirmek değildi, doğrudan doğruya Türkiye Devleti'nin sona ermesi hedefiydi. Çok büyük bir badireyi atlattık. Bu badireyi atlatmada önder Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi. Hiç beklemediği bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kaldıklarını anlatan Kahraman, “Televizyonu açtım tanklar köprüde. Çocuğumda birlikte yemek yiyorduk, 'eyvah' dedim. Hiç beklemediğim darbe teşebbüsüyle karşı karşıyayız. Bu darbede ordumuz yoktu. O üniformayı giymiş teröristler vardı. Ordunun esas ana yapısı peygamber ocağı olduğunu bilen kuvvet komutanlarımız ve askerlerimiz Allah hepsinden razı olsun. Dimdik demokrasinin yanında durdular. Eyvah dedim demek ki darbeye muhatap olduk, ben abdestimi alıyorum doğru meclisi açmaya gidiyorum. Herhangi bir teklif yada telkin olmadan kendi irademle. Çünkü fırtınalarda gemiyi fareler terk eder kaptanlar değil. Meclisi açtım ve dört partiye grup başkanvekillerine mesaj gönderilmesi, televizyona milletvekillerine Cumartesi günü çağrı davetimin ilanının talimatını verdim. Olağanüstü toplantı çağrısı yaptım. Çankaya’ya çıktım. Ana salona girdim sayı 107 çıktı. Bu sayıda HDP yok. Selahattin Demirtaş Diyarbakır’dan aradı, 'gelemiyoruz' dedi, 'provokasyon olmasın' diye. 'Ancak yarınki toplantıya geleceğiz' dedi. Üç parti toplandı ve ben üç partinin grup başkan vekillerini davet ettim katip olarak. Hep birlikte sabahladık. Ertesi günkü toplantıya kadar devam ettik. Gece bir bildiri hazırladık. Orada bir bütünlük vardı, ay yıldız altında birleştik. Dört partinin dördü de o bildiriyi imza etti. 'Darbelere hayır, demokrasiye evet' diye. Türkiye darbeye uğramamalı, darbe olmamalı. Anayasa değişikliği bunu sağladı. İnanıyorum ki bundan sonra Türkiye’de darbe olmayacak. İstikrar olacak. Bu doğru, güzel bir gelişmedir. Şimdi bize Avrupa diyor ki 'sakın ha değiştirmeyin bu sistem sizin için iyi' Bizi ne kadar seviyorlar. Evet kampanyasına 'hayır' dediler, hayır kampanyasına da 'evet' dediler. Tutumlarını biliyorsunuz. Senarist, rejisörlerden, devletlerden gelenler bana 'geçmiş olsun'a geliyorlar. Meclisin şahsı manevisine 'geçmiş olsun' diyorlar. Türkiye’ye üzüntü beyan edecekler. 'Bir darbe atlattınız, çok üzgünüz' diyorlar. Ancak sonunu çözemediler. Sonunu biliyoruz, 40 yıllık emeğimizi boşa çıkardınız, çok emek verdiler. Bir geri zekalı bir haini kullandılar,hep bir araya geldiler, müthiş güçlü bir hazırlık yaptılar ancak Cenab-ı hak en büyük hesap sahibi ve biz bir bunu atlattık. 250 şehidimiz oldu, Külliye'de, İstanbul’da Muğla’da, mecliste 14 tane polisimiz yaralandı. Meclise üç tane bomba attılar F 16 ile. Bombalar altında konuşmalara devam, çalışmaya devam ettik. Allah böyle günleri bir daha göstermesin. 20 saatte bunlar atlatıldı” ifadelerini kullandı.  ABD ile yaşanan vize krizi ile ilgili olarak ise "Vize vermeyeceklermiş. Allah Allah. Biz biz olacağız" ifadelerini kullandı.  Konferansın ardından çıkışta 5-6 kişilik bir öğrenci grubu TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın üniversiteye gelişini protesto etti. Öğrenciler slogan atarken, daha sonra güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındı.