Başkan Zorluoğlu ile 1.5 saat

Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu dün sabah gazetelerin üst düzey yöneticileriyle sohbet toplantısı düzenledi. Davetine icabet ettik. Zorluoğlu, daha sonra internet medyası ile de buluşmayı planlıyor. Günebakış gazetesini temsilen ben katıldım. Taka Gazetesinden Yusuf Turgut, Karadeniz Gazetesinden Fatih Saygın, Son Nokta Gazetesinden Selim Şener ve Kuzey Ekspres Gazetesinden Erkan Şahinbaş katıldı.

Diğer arkadaşların kendi soru ve cevaplarını yazacağını düşünerek kendi görüşlerimi ve aldığım cevapları yazacağım.

Dedim: “En büyük projem yönetme biçimi” iddiasıyla geldiniz. Ancak, bana göre tartışılan bir sürece girdiniz. Biz bu konudaki tasarruflarınıza iki açıdan yaklaşıyoruz.  Birincisi Trabzon’un sorunları ve hassasiyetleri. İkincisi, dava ahlakı ve ilkelerimiz. Cengiz Çolak, eski yönetimin A Kadrosundaydı. Şehir kendisine tepkiliydi ve değişmesi gerekiyordu. Dikkat ederseniz değişimine kimse de ses çıkarmadı. Ancak yerine kimi getirdiniz? Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünden bir harita mühendisini. Halbuki Cengiz Bey’den daha liyakatlı ve üstelik bir başka mimar getirebilirdiniz. Trabzon gibi bir kentin imarını harita mühendisine teslim etmemeliydiniz.

Sayın Başkan, çevirin telefonu, 3. Nolu Erdoğdu Mahallesi bilmem ne sokak 5. Katındaki imara aykırı bir yapıyı Cengiz Çolak’a soralım. Size anında cevabını verir. Ama iddia ediyorum sizin getirdiğiniz genel sekreter yardımcısına sokak sorsak bilemeyecektir. Üstelik mimar değil. Siz mülkiyelisiniz. Genel sekreteriniz mülkiyeli. Genel sekreter yardımcılarınız ilahiyatçı ve hukukçu. Bende ilahiyatçıyım ama bir iddialı bir yönetim şekli böyle olmaz diye düşünüyorum.

Başkan Zorluoğlu, görüşlerimize katılmadığını, Genel Sekreter Yardımcılığında olmasa bile İmar Daire Başkanlığına çok başarılı bir mimar getirdiğini şayet ilerde aksama yaşanırsa bunların konuşulabileceğini söyledi. Zorluoğlu’na göre hiçbir aksama yaşanmayacak. Yaşanırsa da kadro değişimine gidilecek. Başkan bizim gibi düşünmüyor.

İkinci olarak görevden alınan başörtülü üç daire başkanını sorduk.

Dedim: Sayın Başkan… Kent hassasiyeti ve Trabzon’a verdiğimiz önem kadar dava anlayışı ve ilkelerimiz de bizim için önemli. Bu şehirde başörtüsü özgürlüğü için mücadele veren ve bu uğurda mağduriyet yaşayan yüzlerce insan var. Ben de bir gazeteci olarak din ve vicdan özgürlüğünü hep savunarak geldim. Gazetem kurulduğundan beri bu mücadeleyi ne pahasına olursa olsun verdim. Bundan sonra da vermeye devam edeceğim. 

Sayın Başkan  … AK Partili bir belediye başkanı başörtülü üç daire başkanını görevden alırken dikkat etmeliydi. Alırsa bunun oluşturacağı algıyı görebilmeliydi.

Üstelik bu arkadaşlar alınırken liyakat ölçüsünü öne sürmek bu arkadaşlara yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Ben görevden alınan üç hanım arkadaşın hiçbirini tanımıyorum. Konuşmuşluğum da yok. Ama onların hukukunu savunmak gazete olarak benim sorumluluğum. Ben getirdiğiniz liyakat mazeretine inanmıyorum. Kimse de inanmıyor. Sokaktaki bu algıyı ortadan kaldırmalısınız. Hele hele TRABEL’den 3 bayan işçi istemişsiniz. Başörtülü 3 işçi gönderilmiş. Üçü de geri gönderilmiş. Bunları sizinle konuşmak zorundayız. Ne yazık ki sokak bunları konuşuyor.

Başkan Zorluoğlu, şunları söyledi “Ben hayatımın hemen her döneminde din ve vicdan özgürlü için mücadele etmiş bir insanım. Başörtülü olduğu için üç arkadaşımı görevden nasıl alırım? İnsanlar bunu nasıl böyle düşünür? En başından ifade ettiğim gibi üç aylık bir deneme dönemi geçirdik ve liyakat esasına göre değerlendirme yaptık. Üstelik de kimseyi mağdur etmedik. Ben bu görüşlere katılmıyorum. Bunlar bana yapılan haksızlıktır. Ben kadın daire başkanıyla da çalışmak istiyorum. Belki yarın atayacağım daire başkanı başörtülü olacaktır. Ben böyle bir ayrım yapmam, yapamam. Şu kapıdan içeri giren bir kadın başörtülü mü başörtüsüz mü, diye şekline bakmam. Liyakatine bakarım.

Evime TRABEL’den işçi çağırdığım meselesine gelince bu yalandır ve iftiradır. Şayet evimde bir TRABEL işçisi varsa istifa etmeye hazırım. Bunlar belli merkezlerde üretilen ve piyasaya sürülen çirkin dedikodulardan ibarettir. Bunlarla benim kadar sizin de mücadele etmeniz gerekir. Size bir telefon kadar yakınım. Bu şehir bunları konuşmamalı. Sizinle bu sabah sohbetimizin konusu bunlar olmamalıydı. Ama ne yazık ki şehir bunları konuştuğu için biz de bunları konuşuyoruz.”

(Başkan devam etti): Söz açılmışken bir şey de ben ilave edeyim. Kayınço ve akrabalarıma birden çok görev verdiğim iddiası. Bunlar da yalan ve iftiradan ibarettir. Evet, kaynım Zülfü Turan özel kalem müdürümdür. Milli Eğitim Bakanlığı’nda yıllarca görev yapmış başarılı bir eğitimcidir. Güven duyabileceğim ve bana her konuda yardımcı olabilecek bir isimdir. Tek maaş almaktadır. Birden çok maaş aldığı yalan ve iftiradır. Hiçbir şirketin yönetim kurulunda yer almamıştır. Şirketin birinde 1 hafta süreyle kalmış sonra da istifa etmiştir. Oradan da tek kuruş para almamıştır. Trabzon kamuoyunun bunu da böyle bilmesini istiyorum

Dedim: Sayın Başkan, Trabzon’a sizden sonra dışarıdan 5 şirket gelmiş. Bütün işlerinizi bu şirketlerle görüyormuşsunuz. Yedi Fark Ajans, Laf Dijital, Baha Organizasyon, Zan Reklam, Lotus Teknoloji… Bu şirketlerle ilişkiniz nedir?

Başkan Zorluoğlu şu cevabı verdi; Yedi Fark Ajans, adaylığım ilan edildikten sonra İstanbul’da görüştüğüm ve anlaştığım bir firmadır. Birlikte başarılı bir seçim sürecine imza attık. Seçim başarımızda bu firmamızın da büyük payı vardır. Diğer firmalarla ilgili hiçbir ayrıntılı bilgiye sahip değilim. Ancak sizin bu iddia ve iftira karşısında belediyenin yanında olmanız gerekir. Böyle iftiralar atarak bizi moralsiz bırakmak ve çalışmamızı engellemek isteyenlere karşı çıkmanız gerekir. bunları konuşuyor olmak bu şehir adına yazıktır.

Dedim: Elbette Sayın Başkan… Gazete olarak buna hazırız. Ancak, bu firmalara kesilen faturaları görmek ve bilmek istiyoruz. İddiaları yalanlamak için önce vicdanen kendimizin inanması gerekir. Bu konularda bizi bilgilendirirseniz gerçekten hizmetlerinize destek olacağımızdan emin olabilirsiniz.

Başkan Zorluoğlu, bu konuda gerekli bilgilendirmeyi yapacağına söz verdi.

***

Konuşmamızın son bölümünde başkanın öncelik olarak sahil bandındaki lağım kokusunu giderecek sistemi ihale etmesinden ve otobüs terminali projesini öne almasından ötürü kendisine teşekkür ettik. Başkan Zorluoğlu, otobüs terminalini mevcut yerinde yapmayı planlıyor. Zira demir yolu hattının da Değirmendere’ye inecek olması bu açıdan önemli. Son bir not yine başkandan.Gündemindeki konulardan biri de mezbahane konusu. Hani eski Başkan Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu kentin tek mezbahanesini kapatıp,arazisini satmıştı ya…Yeni başkan mezbahane için bakanlık kapılarını aşındırmaya gidiyor.

Teşekkür ederek ayrıldık.