ARİF SIRTKAYA KAZDI...

Takdir fukaralarına yuh olsun! diyorum...

ARİF SIRTKAYA

Allah sağlığını versin sevgili Hocam Ahmet Suat’tan öncelikle bahsetmek istiyorum. O şampiyonluk yıllarında da böylesi sakatlıklar, cezalı durumlar olurdu. 

Gençtim, paniğe kapılıp hemen soluğu Kemeraltı’ndaki nalburiye dükkanında alırdım. Dedim ya gençtik, sevdalıydık Trabzonspor’a… Şimdi olduğu gibi hiç azalmadı bu sevda. Şimdi ne olacak dediğimde hazır cevap hocam ‘’kadrodaki diğer oyuncular ne iş yaparlar’’ derdi, hem beni rahatlatır hem de yedek oyuncularına olan güvenini perçinlerdi dışarıya karşı…

Niye mi yıllar öncesine dönme ihtiyacını duydum? Geçen hafta şehirde; rakip Rizespor, Trabzonspor’un orkestra şefi Sosa yok, belki de hiçbir takıma nasip olmayan sağ kanadı yok, önemli kesicisi Toure o da yok… Gidenleri ise saymıyorum… Has has yukarılara çıkarken yenilmeyelim, diyenlere ithaf olsun diye eskiye dönme ihtiyacını duydum. Belki papağan gibi tekrar olacak ama dün olduğu gibi bugün de Trabzonlu gençlerin onlara güven duyulduğunda neler yapabileceklerini bir kez daha gördük…

Maçın kırılma noktalarından ilkinde Vedat’ın pozisyonunda Uğurcan’ın enfes kurtarışı, ağabeyi Sosa’nın pazubandını takarak takımını yönetip yönlendirmesi görevini üstlenen Yusuf Yazıcı, geçen hafta çilingir benzetmesi yaptığım Abdülkadir’in ise yaptığı işleri anlatmaya gerek yok sanırım… 

Ancak üzüldüğüm bir nokta, geleceğin yıldız adayı bu çocuğa alkış tutup takdir edeceklerine ‘’efendim çok kolay düşüyor bu çocuk’’ kampanyası başlatanlara daha doğrusu takdir fukaralarına yuh olsun diyorum… Siz daha durun, Abdülkadirler’in sayısı çok geçmez seneye 8’i bulacak diye düşünüyorum. Yine dünde olduğu gibi Trabzonspor istanbul’a gideceği zaman siz takdir fukaraları ev eşrafınıza bunlar saksıları bile kupa görüyorlar, gelip gitmelerine kadar saklayın… Evet bu feryadı etmeniz yakındır… 

Gelelim sadede…

Rizespor’u sadece bu dört oyuncu mu yendi diye mi anlatmak istiyorum, asla. Rodallega’sı, Novak’ı, Hosseini ve diğerleriyle galibiyeti aldılar. Trabzonsporlu futbolcular bugün cesurlar, yürekliler, seri çıkıp dönüyorlar, devamlılıkta hemen hemen karşılaşmanın 3/2 sini yakalamış durumdalar. Kısacası takım oluyoruz diye haykırıyorlar. Haykırırken de yetkililere aman haa takım bütünlüğümüzü bozacak transferler yapıp dönen tekere takoz atmayın diyorlar… Bilmem anlatabiliyor muyum… Son sözlerim Akyazı’daki Rizespor taraftarlarına… İş, aş veya diğer ihtiyaçlarınız için her gün Trabzon’dasınız… Bundan doğal bir şey de yoktur. Ne de olsa bizler kardeşiz kabul görmese de bu böyledir. Ateş komşusuyuz buraya kadar tamam da yıllardır Trabzon’daki maçlarınıza gelmiyordunuz kendi sahanızda bazen bu sayıyı bulduğunuz da olmuyordu. 1

000’e yakın Rize taraftarı olarak tribünlerde yerinizi aldınız tebrik ederim. Ancak hangi dağda kurt öldü hayırdır, bir de son dönemlerde nefret ettiğiniz büyüklüğünü hep görmemezlikten geldiğiniz marka takımın plaka şölenini niye paylaşıyorsunuz o zaman? Büyüklüğünü de birlikte paylaşalım. Dünya alem Trabzonspor’un büyüklüğünü kabul etti, ezeli rakibimiz Fenerbahçe bile… Size ne oluyor da kraldan çok kralcı oluyorsunuz. Bakın efendiler, bazen zarar verir inat… Şu anlamsız inattan bir an önce feragat, edin dedim ya bizler kardeşiz… Hep kendinize zarar veriyorsunuz bu inatla… Sirkenin küpüne zarar verdiği gibi….