Türkiye'nin eski başbakanlarından Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz 10 ay önce oğlu Yavuz Yılmaz'ı kaybetmişti. O acılı günden bu yana basına açıklama yapmayan Berna Yılmaz ilk kez konuştu...
39 YAŞINDAYDI
Türkiye'nin eski başbakanlarından Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz 10 ay önce oğlu Yavuz Yılmaz'ı kaybetmişti. 39 yaşındaki Yavuz Yılmaz, Beykoz Konakları'ndaki evlerinde, anne ve babasının odasında kendini başından vurarak intihar etmişti.
İLK KEZ KONUŞTU
O acılı günden bu yana basına açıklama yapmayan Berna Yılmaz ilk kez konuştu. Berna Yılmaz, Posta gazetesinden Alev Gürsoy Cimin'e dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"ONU YALNIZ BIRAKTIK"
Berna Yılmaz, "Yavuz yurt dışında yıllarını daha yalnız olarak geçirdi. Eşimin siyaset hayatı nedeniyle yoğun bir dönemimizdi o zamanlar. Yavuz kendisini yalnız hissetti belki ve kendisiyle biraz daha baş başa yaşadı. Ben de şu an baktığımda onu yalnız bıraktığımızı hissediyorum. Belki de pişmanlık bunun adı" diye belirtti. Yılmaz, bunun bir özeleştiri olduğunu dile getirirken, "Çünkü o yıllar çok yoğun bir çalışma içerisindeydik. Siyaset kolay bir iş değil. Normal bir aile gibi yaşayamıyorsun. Her anın yoğun; bazen kendini bile ihmal edebiliyorsun" diye ifade etti.
İşte Berna Yılmaz ile yapılan o röportaj:
"- Yıllar boyu en çok röportaj yapmak istediğim isimlerden biriydiniz. Keşke böyle bir acının üzerine olmasaydı. Oğlunuz Yavuz Yılmaz'ın kaybından sonra ilk kez konuşuyorsunuz. Çok zor bir soru biliyorum ama nasılsınız?
Nasılım? Evet, cevaplaması zor bir soru... Daha zor olan soru ise 'Atlatabildiniz mi?' Bu soruya şöyle cevap vermek istiyorum: Atlatılacak bir şey yok. O acı daima bizimle gelecek. O acı da, Yavuz da bizim içimizde. Acımızı ailece beraber, kenetlenerek yaşamaya devam ediyoruz. Ama bu saatten sonra yas tutmak yerine Yavuz'un hatıralarını yaşatmak bizim birinci görevimiz. Yaşadığımız tüm güzel günleri, anıları ve bıraktığı eserleri diri tutmak, hiç kaybetmemek için bunu yapmanın peşindeyiz. Yavuz için başarmamız gerekiyor.
- Çok zor bir sınav. Yaşayan bilir sadece. Siz anlatın!
Hayat, insanı hiç beklemediği anda beklemediği imtihanlarla karşı karşıya getirebiliyor. Bizim de payımıza düşen bu oldu. Böylesine zor, acı bir imtihanla karşı karşıyayız ama tevekkülüz. Mukadderata inanan biriyim. Bu Allah'tan gelen bir hastalık ve yine Allah'tan gelen bir sonuç.
YAVUZ'UN HUZURU, KENDİ HUZURUM İÇİN DİK DURMALIYIM
- 10 ay oldu. Zaman geçiyor ama acılar da sanırım bazen katlanıyor azalmak yerine. Yılmaz ailesinde neler oluyor?
10 ay oldu. Aralık'ın 17'siydi. Karşılamak o kadar kolay mıydı bu koca günü, ayı. Hayır ve asla. Günler, haftalar geçmek bilmedi. Şu an konuşmak zor. Noktayı 'Hassasım' diye koyayım (Gözleri doluyor). Bu yaşadığımız şey; sözlere dökülecek kadar kolay değil. Ama inanıyorum ki ne kadar dik durursam ne kadar toplum içinde onun yapmak istediklerini yapabilirsem o kadar iyi olacak. Hem kendi huzurum için hem de onun huzurunu sağlamak için. Ailece biz böyle düşünüyoruz. Şu anda babası yani eşim Mesut Yılmaz, oğlum Hasan ve kızımdan öte gelinim Ceren ve küçük torunumuzla ailece yaşadığımız bu zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyoruz.