Ahmet Metin Genç size ağır mı geliyor?
Bu yazıyı neden yazıyorum?
Çünkü insan üzülüyor. Bir partide böylesine bir değere sahip olmak ve o değeri tartıştırmak, bir başka deyişle devirmeye çalışmak nasıl bir hasetliktir anlaşılır gibi değil.
Bir düşünün, muhalefet partilerinin saygı duyduğu ve halktaki karşılığını inkar etmedikleri bir belediye başkanını iktidar partisinde belli bir grup tartıştırıp sürekli yıprattırıyor.
Peki neden?
Arkasında hangi kambur var? Dedikodu yapmayın, çıkın söyleyin.
Bakın yeni tanımıyorum...
AK Parti’nin kuruluşundan bu yana çok yakından tanıdığım, bildiğim, sohbet ettiğim, gerek gazetede gerekse TV’de defalarca söyleşiler yaptığım, birikimini, duruşunu ve siyasi ahlak anlayışını takdir ettiğim bir isim.
Bugün AK Parti’de köşelerde yer kapıp siyaset yapanların birçoğundan çok daha iyi tanıyorum.
Öyle bir adam ki;
Hiçbir ideolojik düşüncenin tesiri ve baskısı altında kalmadan bu vatanın gelmiş geçmiş bütün değerlerine ayrım yapmaksızın büyük saygı duymasını bilen bir adam.
Hiçbir zaman Alparslan’ı unutmamıştır.
Fatih’i, Kanuni’yi, Yavuz’u her zaman kalbinde yaşatmıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ü her zaman sözde değil özde sevgi ve saygıyla anmasını bilmiştir.
Osmanlı’yı gururla yad ederken, Cumhuriyet’e çok şey borçlu olduklarını da hep dile getirmiştir.
Örnek bir adamdır.
AK Partilidir.
Ama bu şehirde CHP’lisi, MHP’lisi, Saadet Partilisi, İYİ Partilisi ona büyük sevgi ve saygı duyar.
Dava adamıdır.
Bakın il başkanı seçilmiş, ardından istifası istenmiş ve hiç zorluk çıkarmadan “Benim için koltuk değil liderime sadakat önemli olandır” diyerek istifa ederken küsmemiş, birileri onu karşılama listesine koymamasına rağmen yine havaalanına gidip liderini karşılamış, saygısını sadakatini gösterip çalışmıştır.
Örnek olmuştur örnek!
Lideri hakkının teslimini yaparak belediye başkanı yapmıştır onu. Ektiğini biçmiştir.
*
Bugün Trabzon’da yapılan her ankette isminin hep önde çıkmasının nedeni nedir sizce?
Dedim ya, onu siyasete girdiği ilk günden bu yana iyi tanıyorum.
Parti rozetine değil adamlığına bakıyorum.
Dürüst...
Çalışkan...
Beyefendi...
Köylü ile köylü, şehirli ile şehirli olmasını bilen...
Sınıf ayrımı asla yapmayan...
Kapısını herkese açan...
İnsanlara tepeden bakmayan...
Kimsesizlerin kimsesi olmayı ilke edinen...
Hizmet anlayışında siyasi ayrım yapmayan...
Halkının iyi gününde de kötü gününde de yanında olan...
Bu şehrin siyasetinde de, sporunda da, iş dünyasında da var olan...
Yaşayan Trabzon nerede ise orada olmasını bilen bir halk siyasetçisinden bahsediyorum.
Bu övgüler ona anasının ak sütü gibi helaldir. O adam Ahmet Metin Genç’tir.
*
Ama velakin...
Ne hikmetse böyle bir değeri muhalefet partileri değil, kendi partisinden belli bir kesim Ortahisar Belediye Başkanlığı adaylığından alıkoymak için çalışıyor.
Belli ki ince hesapları var.
Cesaretleri yerinde!..
“Muhalefet yok ortada. O nedenle risk yok. Ortahisar’a kimi koysak seçimi kazanırız” diyorlar ya...
Haklılar.
Öyle ya;
Ahmet Metin Genç onlara çok fazla geliyor.
Kaldıramıyorlar böylesine halkçı başkanın varlığını.
Her görüşten insanın sevdiği, halkın sahip çıktığı bir belediye başkanının partilerindeki varlığı zorlarına gidiyor.
Cenap Şahabettin’in güzel bir sözü vardır.
Der ki;
“Haset, başkasının balını kendi ağzına zehir etmektir.”
Anlayana!
*
Beyler!
Siyasetçinin değeri partide var olan 3-5 kişinin yönlendirmesi ile değil çıktığı halk kantarında belli olur.
Buyurun herkesin boyunun ölçüsünü alacağı halk kantarına!
Veya halk anketlerinin dosyasını açmaya!
CHP ve İYİ Parti ittifakının Ortahisar için hesap yaparken “Ahmet Metin Bey aday gösterilir mi gösterilmez mi?” hesabı yapması nedendir sizce?
Veya...
AK Parti’de Ortahisar için aday adayı olanların “Ahmet Metin Başkan aday gösterilmezse benim şansım olabilir. O nedenle aday adayı oldum” söylemleri nedendir sizce?
Sözün özü şudur:
Muhalefet partilerinin bile gücünü tartışmadığı Ahmet Metin Genç’i AK Parti’de tartıştırmak büyük bir haksızlıktır.
Bu noktada yazımı Pulitzer Yorum ödülü sahibi ünlü ABD’li yazar Peggy Noonan’un sözü ile bitirmek isterim:
“Siyaset takıntısı olanlardan kaçının. Genellikle zeki ve ilginç olurlar ama doğalarında bir şey eksiktir; bir delik, bir boşluk vardır ve onu siyasetle kapatmaya çalışırlar. Bu onları şekilsiz yapar.”
Çok şey anlatıyor değil mi?
Son söz Ahmet Başkan'a.
Yeni dönemde daha güçlü
Yeni dönemde daha güçlü,daha liyakat sahibi bir kadro oluşturarak yola devam etmeli.